Okuyucuma!



Sağlam dişler, bir de sağlam mide-

Budur dileğim senin için!

Sindirebildinse kitabımı,

Barıştı demektir benimle yıldızın!



Nietzsche



İnanmak

.

İnancını kaybeden bir insanın kaybedecek bir şeyi yoktur bence.İnanmak... Her şeyden önce en önemli nokta inanmaktır yaşamak için. Bir şeylere inanıyorsan yaşarsın. Bir şeylere inanırsan mutlu olursun ve hayatta kalmaya devam edersin.

Benim hayatta en inandığım şey; yazmak... Artık yazmak , benim için bir tutku, bir eğlence olmaktan çıktı. Uzun zamandır ihtiyacım olduğu için yazıyorum ben. Hani insan nasıl hava almadan, su içmeden yaşayamazsa, bende yazmadan yaşayamıyorum. Ancak yazdığım zaman mutluyum. Hayatta bir tek buna inanıyorum zaten. Yazmak... En güzel şey...

Bir sabah uyandığımda inancımı kaybettiğimi fark ettim. Bu biraz garip bir durumdu. İnsan durup dururken inancını nasıl kaybedebilirdi ki? Ama olmuştu işte. Açıklaması yoktu ama ben öyle hissediyordum. Zaten tek bir şeye inanıyordum. O da şimdi uçup gitmişti elimden. Terk etmişti beni.

Artık yazamıyordum. Günler akıp geçiyordu ben ise çırpınıyordum. Sudan çıkmış balığa dönmüştüm. Ağladım, sızladım... Çevremdekilere yapmadığımı bırakmadım. Evde ailemin, okulda arkadaşlarımın ve bazı öğretmenlerimin başlarını şişirdim. Yazamıyordum ve bunun doğru düzgün bir açıklaması yoktu. Bu olayı tam olarak açıklayamıyordum da. Nasıl bir şeydi bu? Ve işin tuhaf yanı ise insanlara' Yazamıyorum!' dediğimde bana deliymişim gibi bakmalarıydı. Gözleri ' Delirdi mi bu kız? Her gün yeni bir şeyle geliyor karşımıza. Sanki insan yazmazsa ne olur ki?' der gibi bakıyordu.

Ama benim için yazmak önemliydi. Benim yaşama kaynağımdı. Türlü atıklarla kirletilmiş, bütün iyiliklerin sömürüldüğü, kötünün hep galip geldiği, iyinin küçüldükçe mini minnacık kaldığı şu koca dünyada beni bir tek yazmak farklı kılıyordu. Bir tek yazarak kendimi koruyabiliyordum. Ama onu kaybetmiştim. O yoktu şimdi. İnancımı kaybetmiştim her şeyden önce ve inanmadan da yazamazdım.

Günlerce çevrede boş boş dolandıktan sonra her şeyi oluruna bırakmaya karar verdim. Bir şekilde yazacaktım. Ama önce inanmaya çalıştım. Yine bir sabah uyandığımda onun geldiğini fark ettim. Ansızın gidip yine ansızın gelmişti. Sevindim, hem de çok sevindim. Belki saçma bir konu bu. Ama bence çok önemli.

Yazıyorum şimdi. Ama hala yazmak için önce inanmak gerektiğine inanıyorum. Ve inancımı sıkı sıkı tutuyorum bir daha beni bırakıp gitmesin diye...

Elif Ayvaz

2005

Hiç yorum yok: