Okuyucuma!



Sağlam dişler, bir de sağlam mide-

Budur dileğim senin için!

Sindirebildinse kitabımı,

Barıştı demektir benimle yıldızın!



Nietzsche



Zemberek


         Güzel hayaller ve beklentilerle geldiğim şu üniversite hayatım insanların gerçek yüzlerini adeta tokat etkisi yaparcasına fark etmekten hiç geri kalmıyor maalesef ki.
         Beklentilerimi karşılamıyor Kuşadası, evet. Neyse bunu dert etmiyorum çok. İmkân yoksa ben imkan yaratıyorum bir yerden sonra.
         Ama arkadaş meselesi, sosyal ilişkiler tamamıyla çıkarcılığa dayalı. Herkes pragmatik!
         O kadar çok iyi gün dostum var ki ötesini göremiyorum artık. Ben herkesin işine koştururken, herkese birden yetmeye çalışırken; benim ihtiyacım olduğunda kimse yanımda olmuyor. Ne güzel!
         Aslında bu her yerde aynı. Balıkesir’de de farklı bir durum söz konusu değildi. Ama başka bir yere geldim ya bir kere farklı olacağını, her şeyin daha iyi olacağını düşledim bir kere. Ondan sonra da gelsin bir sürü hayal kırıklığı.
         İki gündür kendi kendime çırpınıyorum boş evin içinde resmen. Tek başıma! Biri de demiyor ki “Adresi ver, yardıma geliyorum.”
         Kırgınım. Nedense yorgunluğumdan da baskın geliyor bu bana.
         Boşuna demiyorum sende olmuyorsa kimse de olmuyor diye. Ya da sen hep varsın ama onlar hiç yok.
         Bir kez daha öğrendim üniversitede her şeyin çıkara dayalı olduğunu ve işlerine gelmiyorsa insanların nasıl ortadan sıvışabileceklerini.
         Teşekkürler hayat. :)

         *Zemberek: Zehir zembereğin zembereği.