Kapıyı çarpıp –ilk- gittiğinde şubatın sekiziydi ikibindokuz yılının.
Sonra kaç kez yaptın bunu hatırlamıyorum. Kaç kez yaptım bunu, onu da hatırlamıyorum. Her seferinde hiçbir şey olmamış gibi –yeniden- başlamaktı bence en büyük hata. Bu kadar çok cam kırıklarıyla doluyken kalbimiz, onu satenlere sarmak niyeydi, anlayamıyorum!
Her yeni başlangıç hazin bir sonu (acıyı) getiriyordu oysa beraberinde. Bu kadar mı nefret ettik kendimizden, birbirimizden?
Bilmiyorum.
…
Bilmiyorum!
Hep kafamı (kalbimi) karıştırdın sen!
14 Haziran 2010
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder