Şimdi sen
nereden bileceksin ki benim gitmeleri sevdiğimi. Hatta çok sevdiğimi. En
sevdiğim yerlerin başında otogarlar olduğunu… Şehirden şehre göç ederken
insanların yüzlerindeki yorgun çizgilerden öyküler türettiğimi… Nereden
bileceksin ki.
…
Dön de bir bak çevrene. Sen yoksun
sadece. Dar vakitlerde yüz bin insan nefes alıp veriyor. Tıpkı senin gibi.
Onların da dertleri var. Onların da aşk acıları var. Ama insanlar acılarını
yüceltmiyorlar senin gibi. Hep söyledim. Yine söylüyorum: Tuhafsın!
…
Sen yalnızca arkamdaki masada otur,
mimiklerimi seyret, anlattıklarımı dinle. Ben yeni masallar yazmaya gidiyorum.
2 yorum:
bu ılham nedır allahım
İlham denen şey öyle bir şey ki... Nasıl anlatsam; bazen bir nefes... :)
Yorum Gönder