Bir süredir
takipte olduğum biri var. Çok fazla ilgimi çekiyor ve ben buna engel
olamıyorum. İlgimi çeken yanı bu kadar gizemli görünmeye çalışması mı yoksa
sevimliliği mi anlayamadım gitti.
Öte yandan aslında benden saklayamadığı
şeyler de var. Ya aslında o saklamaya çalışıyor da benden gizlemeyi başaramıyor
bir türlü. Baktığım an içindeki her şeyi görebiliyorum. Çok ilginç bir şey. Bu
durumdan çok fazla rahatsız olduğunun da farkındayım ama elimden de bir şey
gelmiyor. Hiç de iyi bir yalancı değil çünkü. Ben ne yapayım yani!
Sonra çok fazla şey yaşadığını, ondan
uzak durmamı falan ima ediyor. Ama bu benim de elimde değil ki. Ona doğru
çekiliyorum resmen. Ben de istemiyorum yoksa yeni bir fırtına.
Tuhaf bir duygu bir de bu. Sokakta
tanımazlıktan geliyorum, eve gelince benim oluyor. Yaklaşınca korkutuyor
üstelik beni ama evde yine benim. Resmen tüm gün yolunu gözlüyorum. Sonra
görünce rahatlıyorum falan.
Aşk mı diyeceksin? Bilmiyorum. Öyle
hemencecik âşık olamam zaten ben. Olmasını ister miyim onu da bilmiyorum. Eksisi
artısı, çarpması bölmesi var üstelik. Hakkında duyduklarım, gördüklerim var.
Onun bana anlattıkları, gösterdikleri hatta göstermek istemedikleri de var. Var
oğlu var anlayacağın…
Öte yandan çok çok uzun zamandır
yazamadığım gerçeği de var. Bunun altında hissedememem yatıyor. Ama bu aralar
içimde yazıya dair kıpırtılar hissediyorum. Bunda da payı büyük. Hani
hiçbir şey olmasa bile sırf
hissettirdikleri ve yazdırdıkları için bile tapılası şu an benim için.
Hadi hayırlısı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder